boynuna o yeşil fuları sarma çocuk
gece trenlerine binme kaybolursun
sokaklarda mızıka çalma çocuk, vurulursun.
ne güzel gülüyorsun cihan.
gözlerinle gülüyorsun.
önce gözü gülen insanlar kötü insan olmaz.
içim sıkılıyor şu ülkede zaten.
ve neden bilmem, tüm nedenleri sildi attı senin davan, şu ülke ile ilgili tüm karamsarlığımın tek nedeni oldu.
senin gibi haksız yere içeride tutulan öğrenciler, davalarının görüşülmesi uzadıkça uzayan ve savunma hakları gasp edilen fikirlerine katıldığım katılmadığım, ama şu anda açıkça adaletsizliğin kurbanı olan tutuklular, çocuklarının kemiklerini olsun görmek isteyen analar, bir çocuktan katil yaratanlar, katilden kahraman yaratanlar… her şey her şey geldi senin olayında somutlaştı sanki benim için.
her seferinde oğlum geldiğinden aklıma belki.
o da böyle bir gün sırf üzerindeki bir kılıktan ya da ne bileyim gözünden kaşından adından dolayı toparlanıp götürülürse ben ne yaparım korkusu belki.
çünkü olabildiğince keyfileşti bu işler artık bu ülkede.
çok canım sıkkın.
çok.
bu da burada dursun, hatırlansın ne kadar da dayanaksızca hayatlar karartılır bu ülkede diye.
daha her şey bitmedi çocuk, dışarıdasın en azından, temyiz memyiz diyorlar.
insanlar senin için bir şeyler yapmaya çalışıyor.
sen yine öyle gözünle gül cihan.
elektra 
hakikaten, ne güzel bir çocuk cihan. insan tertemiz yüzüne, gülüşüne bakmaya doyamaz. ama daha dün kadıköy’ü yakıp yıkanları sevip, sırtını “sevimli taraftar seni” diye sıvazlayanlar, cihan’ı sevmez, cihan makbul evlatları değildir…
biz çok sevdik cihan’ı, hep arkasında duracağız. teşekkürler elektra, duygularımıza tercüman olmuşsunuz.
sevgiler.
Aglea, insan anne olunca dünyaya bakışı şöyle değişiyor mesela: öğrencin seni kızdırıyor, epey bir terbiyesizce davranıyor hem de, tam yükseliyorsun, gözünün içinde bir yerde çocuğunu görüyorsun, ya da ona o anda senin gözün bakmıyor da o anda annesinin gözü gelip bakıyor senin gözünden. biraz tabi bencilce gibi yazınca şimdi anlatmaya çalıştığım şeyler,sanki çocuğun olmasa dünya umurunda olmayacakmış gibi. ama değil de. dünyayı kendi çocuğuna duyumsadıklarınla temize çekmek gibi anlatmaya çalıştığım şeyler. cihan’ın hiç ihtiyacı yok benim bu duygularımı harekete geçirip kendini temize çekmeye. o yüzden belki daha çok acıttı içimi.
Cihan’ın arkasında duralım gerçekten aglea, sanki o da giderse elimizden bir daha ben asla temize çekemeyeceğim gibi geliyor dünyayı. o kadar sıkkınım. Ben de teşekkür ederim uzanıp sırtımı sıvazladığın için.
Sevgiler.
tam da dediğin gibi cihan konusu canımı çok acıttı benim. bir de cihan yetmezmis gibi haftasonu üzerimize yağan tüm o iğrenç futbol geyikleri…neresinden tutsan elinde kalıyor bu ülke sanırım…
Şulem var ya, bir irade bekliyorum ben haftasonu yaşananlardan sonra. bir yok lan size futbol mutbol diyecek bir irade. aslında kendimle mi çeliştim? dışarıdan bir müdahale değil de insanlarda birden toptan bir aydınlanma.-evet evet, iflah olmaz bir romantiğim ben- bir anda herkesin şu bizim görebildiğimiz şeyleri görmesi falan. film gibi…ne acı ki tutacak yeri de kalmadı pek bu ülkenin. elimiz böğrümüzde bakıyoruz işte. üstelik ben bunun mevcut iktidar ideolojisi falanla da ilgili olmadığını, insani bir erozyon olduğunu düşünüyorum. anlayacağın umudum kalmadı fani dünyadan…
Üzerine kapanıp saklayası geliyor insanın çocukları. Yaşı kaç olursa olsun. Ve ne kötü ‘diğerleri’ni de bir annenin dünyaya getirmiş olması. Bu konularda tarafımı çok yüksek sesle bildirmem gerekiyormuş gibi geliyor.
bu konularda artık tarafımızı bildirmeden ziyade, çığlık atma noktasına geldik be Ebru. Ben, sen, şule, aglea ve daha bizim gibi kaç kişi işte. bence bir sürü. ama yine de öyle ağır bir çullanışı var ki ülkedeki kötülüklerin üzerimize, cüssesinden korkup sanki azmışız, kıyıcığmızda kendi kendimize üzülüyormuşuz gibi duyumsatıyor. ve kesinlikle çocuklarımızı saklama, kaçırma isteği yaratıyor olanlar.
Buralar hep böyleydi, hep böyle hoyrat…
Öfff! :((
hoyrat… evet evet, tam da bu . hoyratça davranıyor insanına buralar ekmekçim. öf ki ne öf.
Cihan ismi ne güzel değil mi? Biz Cihan Lily koyduk yeğenimin adını, biri filmden diğeri de çok sevdiğimiz bir kitaptan olsun diye. Çok güzel isim Cihan.
Hoyrat doğru kelime, bir de bu ülkede kişisel meselelerden değil, varoluşsal sorunlardan hiç değil, boktan meselelerden, bildiğin saç-ma! olaylardan canımızın sıkılması ne kadar alışıldık bir durum oldu, şaşıyorum bu işe.
Evet, önce gözleri gülen insanlar kötü olamaz Elektracığım, çok haklısın. Sahte gülmeyen, sağlam bakan insanlar kötü değildir. Umarım Cihan daha çok üzülmez.
Çok sevgiler, yazı için teşekkürler.
demek Cihan lily’nin diğer adı. ne güzel. ömrü uzun, bahtı güzel olsun bütün çocukların. öğretmenim ya ben justine, hep gençlerle, hatta bana göre artık çocuklarla birlikteyim. hepsi çok kızgın bu ülkeye. ha hepsi cihan kadar hoyrat muameleye maruz kalmış değiller. nasıl desem kalburüstü, derdüstü muradüstü çocuklar aslında. ama onlar bile kızgınlar kendilerine dayatılan şartlardan. mecbur oldukları şeylerden, olandan bitenden. bazen sınıfta politikleşmeye çalışıyorlar utangaçça, ama çok çekingenler, haksız da değiller, olana bitene baksana. 😦
ben gözlere gözleri dikip iletişimi severim. rahatsız olan olursa zaten eksidir benim için:) bazı insanları gözlerinde 100 watt’lık ampuller yanar. o insanlar benim için en ayrı yerdedirler. çok sevrim gözleri ışıklı insanları. benim gözler mi? e kara benimkiler, renkten kaybediyorlar:P
umarım cihan çok üzülmez, teşekkür ederim
Evet, Liliş’in diğer adı Cihan. Ben iki isim olayına alışamadım sanırım, birine takılıp gidiyorum. Rüya’nın ismini de Rüya Deniz koyduk mesela, fakat ben ona da hep Rüya diyorum;) Cihan’ı ablam çok kullanıyor, Deyvo (David, babası) kullanıyor, bazen de annem. Liliş şimdi daha popüler;p
————–
Kara gözlere bayılırım ben. Hatta C. duymasın (benimkisi) renkli göz pek sevmem;) Gözlerinden öperim ve ayrılık getirmesin lütfen;)
liliş çok şenlikli bir isim zaten:)) o olsun.